Sultan 2’nci Abdülhamid döneminde yapılan ve Balkan Savaşları sırasında yaralı askerlerin tedavi edildiği Edirne Merkez Asker Hastanesi’nin geriye kalan tek duvarı, demirlerle çerçevelenerek korumaya alındı.
Edirne’nin en acılı sayfalarından biri olan Askeri Hastane 19’uncu yüzyıllarının sonunda 20’nci yüzyılların başında Osmanlı İmparatoru Sultan 2’nci Abdülhamid döneminde yapıldı.
Balkan Savaşları esnasında yaralı askerlerin tedavi edildiği ve dönemin son derece modern olan hastanelerinde biri olan Edirne Asker Hastanesi, Türkiye’de ilk defa röntgen cihazının bulunduğu hastane olma ünvanına da sahipti. Edirne Asker Hastanesi zamanla korunamayarak yok oldu, geriye ise sadece duvarı kaldı. Demirlerle çerçevelenerek korumaya alınan tek duvarın gelecek nesillere aktarılması planlanıyor.
Edirne Askeri Hastane’nin korumaya alınan tek duvarı ile ilgili konuşan Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, kalan tek duvarın Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Başkanlığı tarafından restorasyona alınmasının sevindirici olduğunu belirtti.
“EDIRNE IÇIN TARIHI OLARAK BÜYÜK BIR ÖNEMI VAR”
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, “Çok geç bir yapı olmasına rağmen Edirne tarihinin ibretlik şaheserlerinden birisi. Gerçekten de Edirne için tarihi olarak büyük bir önemi var. Maalesef bina çok hızlı bir şekilde yok olup gitti ve geri tek bir duvarı kaldı. Edirne’nin sert iklim şartları nedeniyle bu duvar da yok olup gidecekti. Ama şu an alınan tedbirler nedeniyle gerçekten de bu korumanın yapılması gerekiyordu ve o bakımdan koruma iyi olmuş. Görüntü olarak belki pek hoş olmayan bir görüntü vardır ama bu duvarın hatıra olarak korunması bakımından böyle bir tedbirin alınması uygun geliyor bizim açımızdan” dedi.
Askeri Hastane’nin daha önce kazıları, temizlik çalışmaları ve sondajları yapıldığını hatırlatan Prof. Dr. Beksaç, “Esasında bildiğimiz kadarıyla mevcut planları da var. Burada yapılacak bir çalışmanın Edirne’ye katkısı büyük olacaktır. Özellikle buranın Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Başkanlığı’na bırakılmış olması ve Milli Saraylar tarafından üstlenmiş olması gerçekten de sevindirici. Çünkü Cumhurbaşkanlığına bağlı Milli Saraylar gibi bir kurumun ciddiyeti hepimiz tarafından daha iyi bilinmektedir. Edirne’de bugüne kadar bir sürü ihya ve restorasyon çalışması bu plansızlık yüzünden boşlukta kaldı. Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Başkanlığı’nın buradaki çalışmayı başarıyla başaracağına inanıyoruz” diye konuştu.