Bugün…
Çerkezköy İlçe Milli Eğitim Müdürü…
Erdal Bey…
Basın toplantısı yaptı!
Eğitimle ilgili bilgiler paylaştı…
Haberleri okumuşsunuzdur!
Toplantının konusuyla ilgili…
Teferruata girmeyeceğim!
Çünkü…
Dedim ya…
Haberlerde okursunuz…
Biz…
Trakya Flaş Haber olarak…
Bir değil, iki haber yaptık!
Web sitemizde…
Bulabilirsiniz!
İşte…
Bu toplantı için…
Milli eğitim müdürlüğüne giderken…
Malum…
Müdürlük, hükümet konağında…
Yani Çerkezköy Kaymakamlığı’nın…
İkinci katında…
Milli eğitim için…
Giderken…
Kaymakamlık binasına da…
İkinci gidişim olmuş oldu!
Yine biliyorsunuz…
Bu sene hizmete açıldı…
Bina yeni…
Yapanlar güzel yapmış!
Şöyle karşıdan bakınca…
Haşmetini…
Ruhunuzda hissediyorsunuz!
Güzel, görkemli bina olmuş…
İnsan uzaktan bakınca…
Kaymakam olası geliyor!
Ben de…
Tam binanın karşısına gelince…
İçimden bunları geçirdim!
Yazmasam…
İçimde kalacak…
Yazdım işte…
Epey uzun bir giriş oldu!
İlçe Milli Eğitim Müdürümüz…
Erdal Bey…
Toplantıda…
Bir de…
Önümüzdeki günlerde…
Düzenlenecek…
Kitap fuarından bahsetti…
Biliyorsunuz…
Ben de kitap yazdım!
Bugün yarın elimde olacak…
Şu an baskıda…
Ve bu fuara ben de katılacağım!
İşte bu yüzden…
Fuarın önemi…
İki katına çıktı, benim için…
Biraz bahsedeyim dedim…
Okumak üzerine de…
Biraz yazayım…
Çerkezköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü…
17-23 Kasım 2025 tarihinde…
Bir kitap fuarı düzenliyor!
Ne güzel değil mi?
Yayınevleri, yazarlar, imza günleri…
Öğrenciler, kitaplar…
Her şey yerli yerinde….
Peki biz hazır mıyız bu fuara?
Gerçekten “okur” muyuz?
Yoksa sadece fotoğraf çektirip…
Paylaşmayı mı severiz?
Kur’an-ı Kerim’in ilk emri “İkra!”…
Yani “Oku!”
Bu kadar net bir çağrı var insana…
Oku!
Dindarlıkta…
Mangalda kül bırakmayan…
Bizler…
Şöyle sokağa çıkıp bir sorun…
Okumayı kimse sevmez!
Okumak denilince…
Şeytan görmüş gibi…
Çarpılan bile var!
Ama dedim ya…
Sorsan…
Dindarlıkta mangalda kül bırakmaz!
Valla ne yalan söyleyim…
Ben şahsen…
Herkes duysun, okusun…
Okumayı sevmeyen…
Kitap okumayan…
Kişileri…
Dindar filan kabul etmiyorum!
Allah’ın ilk emrini…
Yerine getirmeyen…
Sonraki emirlerini…
Yerine getirse ne…
Getirmese ne?
Şeye benziyor!
İlk okula gitmeden…
Orta okul filan…
Ne bileyim…
Lise…
Üniversite…
Okuyacağım diyen biri işte…
Olur mu?
Elbette olmaz!
İşte bu yüzden…
Okumayan insanı…
Ben dindar filan saymıyorum!
Bu benim düşüncem!
Üzerine sizde düşünün!
Biraz daha açayım…
Biz, okumayı sadece okulda…
Ödev olarak görmüş bir toplumuz!
Kitap, çoğu evde ya televizyonun altında…
Süs eşyasıdır…
Ya da kitaplıkta toz tutucu!
Sonra da birbirimize akıl veririz…
Eleştiririz, ama okumayız!
Bakın, okuyan insan önce düşünür…
Sonra konuşur!
İnsan, bildikleriyle konuşur yani!
Okumayan insan ise önce konuşur…
Sonra pişman olur!
Fark burada başlar!
Her tartışmanın ortasında…
Bağıran, öfkesine yenilen…
Tahammülsüz insan profili…
Tam da okumayan…
Toplumun yansımasıdır!
Kitap fuarları….
Sadece kitap satılan yerler değildir!
Bir toplumun aynasıdır aslında!
Çocuğun elinde bir kitap görüyorsan…
O ülkenin geleceği hâlâ umut vericidir!
Çerkezköy’de düzenlenecek bu fuar da…
İşte tam bu yüzden kıymetli!
Orada sadece öğrenciler değil…
Büyükler de olmalı!
Anne-baba, öğretmen, esnaf…
Çünkü örnek olunmadan…
Çocuk kitapla dost olmaz!
Daha önce de…
Yazmışlığım vardır…
Okumak üzerine…
Ne zaman…
Bir şeyler karalasam…
Hep derim…
Yine…
Ben diyorum ki…
Okuyun, okuyun, okuyun!
Sonra da bana küfredin!
Fark etmez….
Yeter ki bir sayfa açın…
Bir satır okuyun…
Bir kitapla başlayan değişimin…
Nerelere varacağını bir bilseniz…
Belki o zaman…
Sessizliğin bile anlamını okurdunuz…
Bir anlasanız…
İkra’nın da…
Ne demek istediğini…
Anlardınız!
Bilmem anlatabildim mi?
Bugünlük de…
Bu kadar…
Kalın sağlıcakla…