Hayatımız boyunca pek çok hediye alırız. Kimi bir kutlamanın gereğidir, kimi bir hatırlamanın, kimi de sadece sevginin ifadesi… Fakat tüm hediyeler arasında öyle bir tanesi vardır ki, ne modası geçer ne değeri azalır: Kitap.
Bir kitabı hediye ettiğinizde aslında yalnızca birkaç yüz sayfayı vermiş olmazsınız; bir dünyanın kapısını aralarsınız. İçinde yeni düşünceler, yeni karakterler, yeni hisler, yeni yollar vardır. Kimi zaman bilmediğimiz bir ülkeye götürür kitap bizi, kimi zaman kendimizin bile unuttuğu bir duygunun tam kalbine. O nedenle kitap, hediyelerin en zarifi, en kalıcısı, en inceliklisidir.
Bugün artık hediyelik kültürümüz, hızla tüketilen eşyalara yönelmiş durumda. Bir süre sonra unutulan, kullanılmayan, bir köşede tozlanan hediyeler… Oysa bir kitap, yıllar geçse de bir rafta yerini korur. Sayfalarına notlar düşülür, altı çizilir, yeniden okunur. Bize verilen en anlamlı hediyeler, çoğu zaman dönüp dolaşıp okuduğumuz o kitaplar olur.
Bir çocuğa kitap hediye etmek, ona bir gelecek armağan etmek gibidir. Ufku genişler, soruları çoğalır, hayal gücü büyür. Bir yetişkine kitap hediye etmek ise onunla derin bir bağ kurmaktır. Çünkü kitap, okuyan kişiyle hediye eden arasında görünmez ama güçlü bir köprü kurar. “Seni düşündüm” der, “Seninle paylaşmak istedim” der, “Bu satırlar sana iyi gelir” der.
Kitapların bir başka güzelliği de ortak bir dil yaratmasıdır. Aynı kitabı okuyan iki insan, aynı dünyanın kapısından içeri girer. Bu yüzden kitap dostluğu, çok özel bir dostluktur. Belki de bu yüzden doğum günlerinde, bayramlarda, özel günlerde “bir kitap” hediye etmek, sıradan bir armağan değil, anlamlı bir hatırlayıştır.
Kuşkusuz herkesin hayatında unutamadığı bir kitap hediyesi vardır. Belki bir öğretmenin, belki bir dostun, belki bir anne-babanın verdiği… Yıllar geçse de duygusu kaybolmayan, ilk günkü gibi zihnimize kazınan o an… Çünkü kitap, yalnızca bir nesne değil, bir duygudur. Bir yolculuktur. Bir davettir.
Bugünün dünyası hızla akıp giderken, hediyelerin içi de çoğu zaman boşalıyor. Oysa bir kitabın içi doludur; bilgiyle, hikâyeyle, umutla, bazen de teselliyle… İşte bu yüzden kitap, hediyelerin en güzeli olmayı hep sürdürecek.
Belki de artık sevdiklerimize hediye alırken bir kez daha düşünme vakti gelmiştir:
Gerçekten kalıcı bir şey mi vermek istiyoruz?
Yıllar sonra hatırlansın, değer görsün, yeniden açılsın istiyor muyuz?
Cevabımız evetse, çözüm belli: Bir kitap.
Çünkü bazı hediyeler açıldığı anda biter; kitaplar ise açıldıkça başlar.