Abdulhamit ALBEZ

Tarih: 17.12.2024 23:09

VİDANJÖR ÇETESİ…

Facebook Twitter Linked-in

Bir zamanlar…

Çook eski zamanlarda…

Bir bölgede…

Hukukta ileri çıkmış…

Ünlü…

Bileği bükülmez…

Zeka küpü…

Bir zat varmış!

Çok ünlüymüş…

Ünü memleketler ötesine…

Yaygınmış!

 

O dönemlerde…

İşsiz güçsüz biri de…

Bu ünlü hukukçunun…

Ününü duymuş!

Kalkmış…

Bu kişiyi aramaya koyulmuş!

Nihayetinde…

Bulmuş!

O kişiye demiş ki…

Bana hukuk öğret…

Öğrencin olayım!

Ama…

Ben de sana verecek para yok!

Beni yetiştirirsen…

İlk kazanacağım davadan…

Aldığım parayla…

Senin borcunu öderim!

Bu ünlü hukuk bilgini…

Kabul etmiş!

Derken…

Bizim öğrenci yetişmiş…

Avukat olmuş…

Davalara girmeye başlamış!

Hocası duymuş tabii…

Hemen gitmiş…

Alacağını istemiş…

Artık yetiştin, borcunu öde!

Bizim dersini hocasından alan…

Kurnaz avukat…

Demiş ki hocasına…

Hayır borcumu ödemiyorum!

Niye demiş hocası?

Ödememe kararı aldığım için…

Sana borcum yok!

Hocası tabii kızmış, sinirlenmiş!

Koşmuş hemen…

Mahkemeye!

Derken…

Bu iki zeka küpü adam…

Hakim karşısına çıkmış!

Hakim demiş ki…

Aranızda böyle böyle bir anlaşma olmuş!

Sana hukuk öğretmiş hocan…

Sen de ona ücretini ödememişsin!

Doğru mu?

Efendim doğrudur…

Ödemedim!

Niye ödemedin?

Çünkü…

Anlaşmamızda…

İlk kazanacağım davadan…

Borcumu ödeme şartı vardı!

Ben henüz bir dava kazanmadım ki?

 

Bu kez hakim…

Döner davacı hocaya…

Anlaşmanız böyle midir?

Diye sorar!

Hoca da…

Doğrudur…

İlk kazanacağı davadan…

Borcunu ödeyecekti!

Diye öğrencisini doğrular!

Hakim karar verir!

O zaman der…

Öğrencinin sana borcu yok!

Çünkü…

Henüz dava kazanmamış!

Nasıl ödesin?

Ünlü hukuk bilgini hoca…

Der ki…

İtiraz ediyorum!

Bana borcunu ödemek zorunda!

Çünkü…

Şu an…

İlk davasını kazandı!

Böylece…

Hocası galip gelir!

Bu kıssaydı…

Hisseyi de…

Siz bulun!

 

 

Ninem derdi ki…

Hem hızan hem zartazan!

Bu cümleyi…

Küçükken…

Bana çok kullanmıştır, rahmetli!

O vefat edince…

Bu sözü…

Rahmetli annem kullanmaya başlamıştı!

Galiba…

Hem suçlu…

Hem de pişkin manasında…

Kullanırdı…

Ninem…

 

Sadede geleyim!

Sevgili dostlar…

Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı…

Candan Yüceer…

Çerkezköy Belediyesi’nin…

Kent Lokantası açlışıına…

Neden katılmamış?

 

Yahu…

Bari susun…

Çorlu’dan…

Tekirdağ merkezden…

Birkaç gazeteci de…

Sosyal medyalarında…

Yazmışlardı!

Candan Başkan niye katılmamış?

Üstelik…

Davette edilmiş!

Bak sen işe?

Bir de…

Özel Kalem Müdürü…

Özel Kalem Müdürü’ne…

Davetiye vermiş diye…

Bunu da söylüyorlar!

Gazeteciler de…

Yazıyor!

 

Kimse…

Çıkıp sormuyor ki?

Yahu…

Biz belki yüz elli kez şahit olduk!

Çerkezköy’deki…

Etkinliğe…

Büyükşehir Belediye Başkanı…

Kadir Albayrak iken…

Vahap Akay…

Makamında ziyaret eder!

Davet ederdi!

Bu yönde…

Günler öncesinden…

Haberler dahi çıkardı!

Bir Büyükşehir Belediye Başkanı…

Özel kalem aracılığıyla mı davet edilir?

Üstelik…

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın da…

Katılacağı bir açılışa…

Bugün…

KAGEDER’in kermes açılışı vardı!

Peki…

Çerkezköy’deki bir kadın kuruluşunun açılışına…

Niye…

Çerkezköy Belediyesi’nden…

Hiç kimse katılmadı!

Davet edilmediler mi?

Peki…

Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı geliyor!

Gelmiş!

Niçin…

Çerkezköy’den…

Bir tane…

İlçe yöneticisi…

Bir tane…

Meclis üyesi…

Yok!

Bu sadece yeni değil ki…

9 aydır, böyle…

Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer…

Çerkezköy’e geldiğinde…

Bir tane partili gitmiyor!

Vahap Akay da…

Gitmiyor!

Niye gitmediğini…

Kimse sormuyor?

Üstüne…

Gazetelerde de…

Habire…

Efendim…

Candan Yüceer niye katılmıyor?

Candan Başkan da…

Bugün gerekeni söyledi!

Kermeste…

Gazeteciler sordu hatta…

Başkan kendisi de…

Böyle bir konuyu açmadı!

Sukut ikrardan gelir misali…

Candan Başkan…

Bugüne kadar susuyordu!

Sorsan da…

Konuşmuyordu!

Nihayetinde…

Kendi partisinin üyeleri bu arkadaşlar!

Ama bugün…

O da patladı!

Son gün ayaküstü…

Davet olur mu?

Olmaz elbette!

Karşındaki de…

Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı…

 

Yahu…

Bari susun…

Bari susun da…

Ninemin sözüne…

Mazhar olmayın!

 

Sevgili dostlar…

Dün de yazmıştım…

Önceki gün…

Marmaraereğlisi’nde…

Yeniçiftlik Mahallesi’nde…

Vidanjör tartışması yansıdı…

Şimdi…

Arkadaşlar…

Bedava vidanjör…

Büyükşehir Belediyesi parasını ödüyor!

Bunun haddi hududu…

Çok çok fazla…

Ve gerekli gereksiz…

Önü açık diye…

Kullanım almış başını gitmiş!

Ve bunun neticesinde de…

Bir vidanjör çetesi adeta oluşmuş!

Candan Başkan…

Bunun önüne geçmek için…

Durduruyor!

Ücretsiz kullanımını…

Vatandaşa hizmet edeceksin de…

Büyükşehir’in parasını da…

Çarçur etmeyeceksin!

Şimdi…

Candan Başkan…

Vidanjör alacakmış!

Ve bizzat…

Belediye eliyle, vidanjör hizmeti…

Yapılacak!

Böylece…

Pis kokularda…

Sona erecek!

Belediyenin parası çarçur edilmeyecek!

Ayrıca…

Vatandaş…

Atık su parası fiyatına…

Hizmet almış olacakmış!

Vidanjör çetesine duyarayım istedim!

 

***

Dedim ya…

KAGEDER’in kermes açılışı vardı!

İşte…

Bu açılışta…

Kızılay Başkanı Hasan Karaca ile karşılaştık!

Benim…

Kermes sponsorum oldu…

Anlayacağınız!

Parayı o ödedi…

Kermesteki…

Yiyeceklerin tadına ben baktım!

Mantı gayet güzeldi…

Bir de…

Kete yedim…

İçli köfte yedim…

 

***

Volkan Kuru…

Bizi kuruttu valla!

Çerkezköy Kent Konseyi başkanı…

Sene de…

Bir mi desem…

İki mi…

Bilemedin üç…

Hatırladığımız…

Kent Konseyi’ni…

Adam hayatımıza soktu!

Her gün bir program…

Her gün bir etkinlik…

Yetişemez olduk!

Son bir programları var!

Duyurusunu…

Buraya bırakıyorum!

Bu arada…

Allah heyecanlarını…

Eksik etmesin!

Volkan Bey’in ve…

Yönetiminin…

Çerkezköy Kent Konseyi…

Bu dönem…

Çok faal olacak galiba…

Çok güçlü sinyal veriyor!

Hayırlısı olsun!

 

Bugünlükte…

Bu kadar…

Kalın sağlıcakla…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —