Abdulhamit ALBEZ


BİSİKLET YOLU VE SABIK MÜDÜRÜN MACERALARI

KARA KUTU


Bisiklet yolu…

Geniş kaldırımlarla arasında…

Bir bent olmayınca…

Açık bir tehlike haline geliyor!

Bazen…

İnsan karıştırıyor…

Kaldırımda mı yürüyorum…

Bisiklet yolunda mı?

Bilmiyor!

Ben de mesela…

Bazen uyanıyorum ki…

Bisiklet yolundayım…

Oysa kaldırımlar da geniş…

Bisiklet yolunda yürümeye de…

Pek hacet yok!

Ama dedim ya…

Arada bir bent olmayınca…

İnsan yürürken…

Dalıp gidiyor…

Böylece…

Yürürken bir anda kendini…

Bisiklet yolunda bulabiliyor!

Hele de…

Arkan dönük yürürken…

Bir bisikletli geliyorsa…

Ne mümkün…

Kaza ihmaline karşı…

Tedbirli olmak!

 

İşte böyle dostlar…

Çerkezköy’de…

Atatürk Caddesi’ndeki…

Boydan boya…

Bisiklet yolu…

Kazalara davetiye çıkarıyor…

Narin kavşağından aşağı kadar…

Yokuş…

Hele hele…

Belediye meydanından aşağı kısım…

Daha bir yokuş…

Önceki gün…

Yukarıdan aşağıya…

13-14 yaşlarında…

Bir çocuk…

Hızını almış gelirken…

Bir esnafı dümdüz etti!

Tam o sırada…

Bağış Kasabı’ndan…

Ali Can Bey…

Çöp dökmüş…

Malum çöp konteynerleri de…

Yolun hemen yanında…

Yani…

Bisiklet yolunun yanı…

Tam da çöpü…

Konteynere döküp dönerken…

Bir anda…

Bisiklet çarpıyor!

Adamın gözü mor…

Bacağında dikişler…

Yine de…

Ucuz atlatılan bir kaza…

Neyse ki…

Bisikleti süren çocukta…

Bir şey yok!

 

Benzer kaza…

Bir başka gün de…

Bir kadın yaşıyor!

 

Demem o ki…

Evvela…

Bağış Kasabı’ndan…

Ali Can Bey’e…

Çerkezköy Belediye Başkanı…

Vahap Akay…

Kısa bir geçmiş olsun ziyareti…

Yapsa iyi olur!

Daha sonra ise…

Bu bisiklet yoluna…

Gerçekten bir çözüm şart!

Geniş kaldırımlar…

Arada bir ayrım olmayınca…

İnsan unutup, bisiklet yoluna…

Girebiliyor!

Kaldırım taşlarının…

Mermerlerin…

Kayganlığı bir ayrı tehlike…

Bisiklet yolu, ayrı bir tehlike…

Çözüm şart!

 

***

Sabık Müdür…

Hüseyin Gümüş…

657’ye tabii…

Fındık satıyor!

Yanlış anlamayın…

Fındık bahçesi varsa…

Bir şey dediğimiz yok!

Mesele şu…

Fındık bahçesinde yetiştirdiğinizi…

Götürüp…

Toptan satabilirsiniz!

Ama bizim…

Paragöz sabık müdür…

Perakende satış yapıyor!

Devletten iş yapmadan…

Maaş alıyor…

Ambalaj üzerine bir firmaya ortak…

Bu iş yerinde…

Ayrıca tezgahtarlık yapıyor…

Ki…

Mutlaka maaş alıyordur!

Bütün bunların üstüne…

Fındığı da parkende satıyor!

Vergi dairesi nerede…

Bu arkadaşı takip etseler…

Ben şahidim…

Bir dolu şahitte var!

 

Sevgili dostlar…

Bu arkadaş geçen birini aramış!

Demiş ki…

İşte 5-10 kilo fındık var…

Bunları vakumlayacağım!

İnsanlarda…

Dost işi…

Vakumlama yapması için…

Kendi makinelerini kullandırıyor!

Oysa…

Bu arkadaşın ticaret yaptığını bilmiyor!

Çuvalla adam vakuma gidiyor!

Beleş vakumlama…

Vay be…

Ya bir insan bu kadar…

Paragöz olur mu?

 

Oğluna altın veriyor…

Kendisi de…

İlçe Milli Eğitim müdürü…

Utanmadan da…

Bunun önünde fotoğraf çekiliyor!

Öğretmenlere maaş ödülü var…

Milli eğitim müdürü ya…

2000 öğretmenden…

Ödül alacak kimseyi bulamıyor!

Maaş ödülünü kendine yazıyor!

Bir maaş ödülü alıp cebe indiriyor!

Afiyetle de yemiştir!

Sizce…

Helal midir?

Bence…

Sıkıntı büyük!

İşte bu adam…

Aklıyla…

Çerkezköy’ün…

Mevcut…

İlçe Milli Eğitim Müdürü’ne…

Akıl veriyor!

Yahu…

Sen önce…

Cebe indirdiğin…

Bir maaş öğretmen ödülünün…

Hesabını ver!

Bu şehirde…

Yüzüne bakacağın…

Adam var mı?

Bunları okuyanların…

Yüzüne bakabilecek misin?

Bay…

Hüseyin Gümüş!

Perdeciye aratmayı biliyorsun ya…

Hadi…

Oğluna altını vermediğine de…

Arattır!

Yok!

Aratamazsın!

Çünkü…

Haza doğru!

Yahu…

Sen nasıl bir insansın?

Ben olsam…

İnsan içine çıkamam!

Sen hala…

Tezgahtarlık yapıyorsun!

Gerçi…

Ben öyle…

Bana emanet edilen…

Öğretmenlere…

Takdir edilecek…

Maaş ödülünü…

Alacak…

Müptezel de değilim!

Eğitimi benden sorumlu…

İlçede…

Altın ödülünü de…

Çocuğuma takdir etmem!

Hak etse dahi…

Ona vermezdim!

Normal her insan da…

Böyle yapar zaten…

Bana has bir durum değil!

Ama…

Hüseyin Gümüş’e has…

Durum…

İşte budur!

Sevgili okurlarım!

Ne diyeyim…

Yazıklar olsun…