NALAN TUFAN


ASANSÖR ETİKETLERİNDEKİ GERÇEK: RENKLER YALAN SÖYLEMEZ

RELAX


Gün içinde kaç kez asansör kullanıyoruz hiç düşündünüz mü?
Evde, iş yerinde, hastanede, belediyede, okulda… Her gün defalarca içine girip kapısını kapattığımız o küçük kabinde aslında hepimizi ilgilendiren büyük bir gerçek var: Renkler.

Kapının yanında duran o küçük etiketler, asansörün güvenli olup olmadığını bize anlatmak için orada duruyor. Ama ne yazık ki çoğumuz, bir kez olsun dönüp bakmıyoruz bile.

YEŞİL, MAVİ, SARI, KIRMIZI… AMA HANGİSİ GERÇEKTEN GÜVENLİ?

Asansörlerde resmi olarak kullanılan güvenlik etiketleri şunlar:

Yeşil: Asansör güvenli. Tüm testlerden geçmiş.

Mavi: Yeni kurulum, geçici uygunluk ya da “bir şeyler eksik ama kullanıma açık” anlamına gelen kategori.

Sarı: Risk var, eksikler acilen giderilmeli.

Kırmızı: Ciddi tehlike var, kullanılmamalı.

Fakat en önemli nokta şu:
En sağlıklı ve güvenilir etiket YEŞİL.

Mavi, modern gözükebilir; yeni bina algısı yaratabilir ama mavi = güvenli demek değil.
İşte en büyük yanılgı da burada başlıyor.

YENİ BİNALARIN “MAVİ REHAVETİ”

Yeni yapılan binalarda asansörler çoğu zaman ilk iki yılda mavi etikete dönüyor. Çünkü çoğu bina yönetimi, “Zaten yeni bina, bir şey olmaz” düşüncesiyle bakımı aksatıyor. Teknik denetimler erteleniyor, eksikler zamanında giderilmiyor.

Yani bugün bir sitede yepyeni görünen asansör, mavi etikete sahip olabilir ama bu durum onun güvenli olduğu anlamına gelmez. Tam aksine, bakım yapılmadığında mavi etiket sessiz bir uyarıdır.

“Yeni bina” rehaveti yüzünden maviye dönen asansörler, işin en tehlikeli tarafı. Çünkü kimse şüphe duymuyor.

RESMİ KAMU BİNALARI DA AYNI DURUMDA

Daha da endişe verici olan, sadece apartmanlarda değil;
belediyelerde, hastanelerde, adliyelerde, okullarda bile aynı manzaranın karşımıza çıkması.

Kamu binaları güven vermesi gereken yerlerdir. Fakat kapıdan girip asansöre yöneldiğinizde çoğu zaman ya mavi ya sarı etiket görüyorsunuz. Üstelik bu binalarda günlük kullanım yüzlerce kişiyle sınırlı değil, binleri buluyor.

Kısacası asansörleri en yoğun kullanan yerlerde bile “tam güvenli” anlamına gelen yeşil etiket bulmak neredeyse lüks hâline gelmiş durumda.

RENGİNE BAKMADAN ASANSÖRE BİNMEYİN

Bugün asansöre binerken sadece bir saniye ayırıp etikete bakmak, belki de hayat kurtaracak bir alışkanlık olabilir.

Yeşil değilse bilin ki eksik var.

Mavi ise bakım tarihine, son kontrolün ne zaman yapıldığına bakın.

Sarıda yönetime sorumluluk yükleyin.

Kırmızıda asla binmeyin.

Asansör kazaları kader değildir; çoğu zaman ihmaldir.

Her şeyin hızla tüketildiği bu dönemde, güvenlik bile bazen görünmezleşiyor.
Ama asansörlerin bize söylediği basit bir şey var: RENKLERE BAK.

Yeşil görmek istiyorsak, bina yönetimlerinin, belediyelerin, denetim firmalarının görevini tam yapmasını talep etmek zorundayız.

Unutmayalım: Asansördeki küçük renkli etiket basit bir kağıt değildir; içine binmeden önce hayatınızı teslim ettiğiniz mekanizmanın sağlık raporudur.

Göz ardı etmeyin. Bir bakış, bir hayat demektir.