Tarih: 22.12.2022 14:56

SAADET PARTİSİ KADIN KOLLARINDAN YERLİ MALI HAFTASI

Facebook Twitter Linked-in

Saadet Partisi Çerkezköy İlçe Hanım Kolları Başkanı Ayşe Ayhan, 12-18 Aralık Yerli Malı Haftası nedeniyle haftanın anlam ve önemini içeren bir basın açıklaması yaptı.  

Saadet Partisi Çerkezköy İlçe Hanım Kolları Başkanı Ayşe Ayhan, 12-18 Aralık Yerli Malı Haftası ile ilgili konuştu. Yerli Malı Haftası’nın tutumlu ve bilinçli bir tüketici olmanın önemini anlamak için çok önemli olduğuna dikkat çeken Saadet Partisi Çerkezköy İlçe Hanım Kolları Başkanı Ayşe Ayhan, şunları kaydetti: 

YERLİ ÜRETİM VE YERLİ TÜKETİM DESTEKLENMELİ 

“Yerli malı; ülkede yetiştirilen, üretilen her türlü mal anlamına gelmektedir ve yerli malı haftası ile de yerli üretim ve tüketim desteklenerek teşvik edilmektedir. Üretim tüketime, tüketim de üretime bağlı bir aktivitedir. Çünkü üretim olmadan gelir olmaz, gelir olmadan da tüketim olmaz. Bir ülkenin gelişmesinde yerli üretim ve tüketimin önemi büyüktür. Eğer ki bir ülke yerli üretim yapamıyorsa ya dışa bağımlıdır ya da dışa bağımlı bir ülke olmaya adaydır. Yerli üretim olmayınca ülke tüketim ihtiyacını dışarıdan temin etme ihtiyacı duyar ve böylelikle zamanla dışa bağımlı bir ülke olur.  

MOTOR FABRİKASINI KURDU 

Merhum hocamız Necmettin Erbakan da her zaman yerli üretimi desteklemiş ve böylelikle Türkiye’nin neler yapabileceğini ortaya koymak istemiştir. Bunun için de Gümüş Motor fabrikasını ve birçok fabrikayı kurmuştur. 1982 yılında Türkiye’nin, Avrupa’nın 5 büyük ülkesinden biri olmasını temin etmek için sanayide ve tarımda üretimi yüzde 100 artırmak suretiyle küresel tedarik zincirindeve küresel ekonomide ilk 10 ülke arasına girileceğini, bunun da büyük bir hamle olacağını anlatmıştır. 

Şu anda ülkemiz doğal kaynaklar bakımından avantajlı olmasına rağmen tarımını tamamlayıcı nitelikte olabilecek meyve-sebze, tütün, pamuk gibi ürünler dışında, çoğu tarımsal üründe özellikle hayvansal ürünlerde tarımsal işletmelerinin yapısındaki bozukluk, teknoloji kullanımdaki yetersizlik, düşük verimlilik gibi sorunlar nedeniyle gelişmiş ülkelerle rekabet edecek düzeye ulaşılamamıştır. Bu durum doğal olarak gıda sanayiine de yansımakta, üretimde maliyetleri artırmakta diğer taraftan talep düşüklüğü ve üretimdeki istikrarsızlık üretici ve sanayiciyi olumsuz yönde etkilemektedir. 

TARIM GÜVENLİK MESELESİDİR 

Tarım, bugünün dünyasında artık bir milli güvenlik meselesidir! Gıda güvencemizi ve güvenliğimizi sağlamak ise hayati öneme haizdir. Fakat ne yazık ki bugün ülkemizde, özellikle iktidar tarafından, tarımın önemi ve çiftçimizin değeri iyi anlaşılmamakta; gerekli destekler de verilmemektedir. Çiftçimiz, döktüğü alın terinin karşılığını alamamakta ve toprağa küstürülmektedir! Maalesef bugün çiftçimiz, artık borçlarını dahi ödeyemez duruma gelmiş; traktörünü, toprağını ve hayvanını satmak zorunda kalmaktadır. Çiftçimizi desteklemek için kurulan Ziraat Bankası ise uzunca bir süredir aslî görevini yerine getirmemektedir. Çiftçiye icra üstüne icra gönderilirken, bir avuç yandaş şirketin borçları bir kalemde silinmekte; çiftçimize verilmesi gereken destek buralara aktarılmaktadır! İktidar bilmese de biz çiftçimizin emeğinin değerini biliyor; iktidar anlamazlıktan gelse de biz Saadet Partisi olarak, tarımın, üretimin hayati önemini gayet iyi idrak ediyoruz. Bu nedenle, ülkemizin yeniden tarımda kendine yeten bir ülke olması en öncelikli hedefimizdir. 

ÇİFTÇİMİZE DESTEK VERECEĞİZ 

Saadet iktidarında, Türkiye’de dışa bağımlı kılan ithalat mantığını değiştirerek, ithalata ayrılan kaynakları çiftçimize destek olarak vereceğiz! Üreticilerimizi ve ülke tarımını çok uluslu ve küresel şirketlere bağımlı hale getiren maksatlı kotalar kaldırılacaktır. Gübre, mazot, ilaç, tohum, elektrik, yem, sulama ücreti gibi girdi maliyetlerini doğrudan destek ve vergi indirimi yoluyla makul düzeylere çekeceğiz.  Daha fazla ve daha kaliteli üretim yapılabilmesi için çiftçilerimize teknik bilgi ve teknolojik destek vereceğiz. Çiftçimizin alın terinin karşılığını eksiksiz alabilmesi, bereketli topraklarımızda ekilmedik bir dönüm tarım arazisinin kalmaması bizim en büyük vaatlerimizdendir. Herkesin ucuz, sağlıklı ve kaliteli gıdaya ulaşabilmesini sağlayacağız. Çünkü biz biliyoruz ki; çiftçimiz kazandıkça 85 milyon kazanır, tarım sektörü ayağa kalkınca Türkiye şaha kalkar!” 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —