İrmet Hospital Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Devrim Eroğlu, toplardamar hastalıkları arasında en sık görülen rahatsızlıklardan biri olan varis hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Hem sağlık hem de estetik açısından sorun yaratan varislerin, günümüzde lazer ve radyofrekans gibi modern yöntemlerle ağrısız, dikişsiz ve iz bırakmadan tedavi edilebildiğini söyledi.
“VARİS SADECE ESTETİK BİR PROBLEM DEĞİL”
Varisin, toplardamarların genişlemesi ve fonksiyonlarını yitirmesiyle ortaya çıkan kronik bir damar hastalığı olduğunu belirten Dr. Eroğlu; uzun süre ayakta kalmak, genetik faktörler, gebelik, obezite ve hareketsiz yaşam tarzının hastalığın başlıca sebepleri olduğunu vurguladı.
Bacaklarda ağrı, şişlik, kramplar, kaşıntı ve damar çıkıntılarıyla kendini gösteren varislerin tedavi edilmediğinde cilt yaraları ve pıhtı oluşumu gibi ciddi riskler taşıdığına dikkat çekti.
KİMLER VARİS OPERASYONUNA İHTİYAÇ DUYAR?
Her varis vakasının ameliyat gerektirmediğini söyleyen Op. Dr. Eroğlu, “Uzun süren ağrı, şişlik, gece krampları, ciltte yara ve renk değişimi olan hastalarda operasyon kaçınılmaz hale gelir” dedi. Modern yöntemler sayesinde ameliyatların oldukça konforlu geçtiğini, hastaların çoğunun aynı gün taburcu olabildiğini ifade etti.
LAZER VE RADYOFREKANSLA HIZLI İYİLEŞME
Klasik cerrahilerin yerini minimal invaziv yöntemlerin aldığını belirten Dr. Eroğlu, lazer ve radyofrekans uygulamalarının 30–60 dakika süren, lokal anesteziyle yapılan işlemler olduğunu anlattı. Bu yöntemlerin avantajlarını ise şöyle sıraladı:
TEDAVİ SONRASI YAŞAM TARZI ÖNEMLİ
Başarılı bir tedavi sonrası dönemde hastaların hekim önerilerine uyması gerektiğini belirten Dr. Eroğlu, düzenli yürüyüş, bol sıvı tüketimi, varis çorabı kullanımı ve sağlıklı beslenme gibi alışkanlıkların önemine değindi. Varisin tekrarlama riski bulunduğuna dikkat çekerek, “Amacımız sadece ameliyatı gerçekleştirmek değil, uzun vadeli sonuçlar elde etmek” dedi.