Tarih: 14.03.2023 17:31

GELİNİNİ TESTEREYLE ÖLDÜREN KAYINPEDERE GÜN YÜZÜ YOK!

Facebook Twitter Linked-in

Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde yaklaşık 2 yıl önce oğlunun işte olduğu esnada gelini Kırgızistan uyruklu Ayat Adsız’ı testere ile parçalara ayıran kayınpeder Fehmi Adsız’ın cezası belli oldu. Kayınpeder Adsız, çıkarıldığı mahkeme tarafından müebbet hapis cezasına mahkum edildi. 

OLAY NASIL GERÇEKLEŞTİ
Edinilen bilgilere göre 65 yaşındaki Fehmi Adsız oğlu evde olmadığı sırada 2 çocuk annesi gelini Ayat Adsız ile tartışma yaşadı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesinin ardından Fehmi Adsız eline aldığı bıçakla gelini Ayat’ı bıçakladı. Gelinini evdeki demir testere ile parçalara ayırdıktan sonra kol, bacak ve başını çöp poşetine dolduran Kayınpeder Adsız, cesedin bir kısmını evde çöp kovasına bir kısmını da araba bagajına koydu. Fehmi Adsız, gelininin banyoda bulunan vücudunun diğer kısımlarını kesemeden eşi Seher Adsız eve geldi. Kocasının gelinini bıçaklayarak öldürdüğünü söylemesi üzerine Seher Adsız’ın durumu komşularına bildirmesi üzerine polise haber verildi. Gözaltına alınan Fehmi Atsız, tutuklandıktan sonra, Çorlu 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde, ’müebbet hapis’ istemiyle dava açıldı. 

“ORMANA ATIP CESETTEN KURTULACAKTIM”
Gelini Ayad ile aralarının bozuk olduğunu ifade eden Kayınpeder Adsız, torununa kötü davrandığı için sinirlerine hakim olamadığını belirtti. Kayınpeder Fehmi Adsız; “Torunumun ağlaması nedeniyle ben gelinimi uyardım. O bana ters sözler söyledi. Bana, ‘Mal, benim çocuklarım sana ne?’ dedi. Ben de sinirlerime hakim olamadım mutfaktan bıçağı aldım, gelinimin de arkası dönük banyodaydı. Ben önce bıçakla sırtına vurdum. Can havliyle bana döndü. Ben ikinci darbeyi karnına vurdum. Her iki darbede bıçak fazla girmedi. Sonra gelinim yere düştü ben de bıçağı boğazına gırtlak kısmına sapladım. Ben halen onun üzerindeyken altımda can çekişiyordu. Daha sonra sol tarafına karın boşluğuna bıçağı sapladım. Nefes almayı bıraktıktan sonra öldüğünden emin olunca üzerinden kalktım. Daha sonra bir anlık düşünce ile cesedi parçalayıp bir dere kenarına ya da ormanlık alana atıp cesetten kurtulacaktım. Öldürdüğümden de kimseye bahsetmeyecektim. Evdeki takım çantam içindeki testere ile banyoda cesedi kol ve bacaklarını kestim. Evde bulunan çöp poşetine koyup parçaları da otoparkta bulunan arabamın bagajına koydum. Üzerim kana bulandığı için eve gidip üzerimi değiştirdim. Daha sonra yukarı çıkıp gövdeyi de poşete koyarken kapı çaldı ve eşim ile büyük torunum eve geldi. Eşim zaten evdeki kanları gördü, ben de gelinimi öldürdüğümü söyledim. Eşim de karşı komşuya giderek durumu anlattı komşularım polisi aradı. Ben de polisler gelince teslim oldum. Benim gelinime karşı herhangi bir cinsel saldırı yapmam söz konusu değildir. Gelinim de bu yönde beni şantaj veya farklı şekilde bir durum ile tehdit etmedi. Olay anlık sinirlenmem sonucunda oldu. Cesedi parçalama niyetimde gelinimi öldürdüğümün ortaya çıkmaması içindi. Yaşanan olaydan dolayı pişmanım” dedi. 
MÜEBBET HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI 
Mahkeme heyeti, Fehmi Atsız hakkında, ’nitelikli kasten öldürme’ suçundan dava açıldığını, ancak sanığın üzerine atılı suçun ’kasten öldürme’ suçunu oluşturduğunu belirterek, takdiri indirim maddesinin uygulanmasını gerektirir olumlu kanaat uyandıracak davranışı olmadığını karar verip, müebbet hapis cezasına çarptırdı. 
"30 YAŞINI ‘MUTLUYUM’ SÖZLERİYLE KUTLAMIŞTI
Kırgızistan uyruklu Ayat Adsız, öldürülmeden önce paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı; “İşte 30 yaşıma girdim, zaman ne kadar çabuk geçti. Hayatımın devamı gelecek gibi görünüyordu, çok fazla zamanım olacaktı. Özetlemeyeceğim, grupça. Nasıl olduysa öyle oldu. O zaman böyle yapmalısın. Birçok hata yapıldı, gereksiz kelimeler söylendi ama pişman olmayacağım, neden? Ne doğru, neyin yanlış olduğunu bilmiyoruz. O gün kendime soracağım, ’Mutlu musun?’ Evet, mutluyum. Elbette yanımda annem, babam, erkek kardeşim yok ama onları her zaman hatırlıyorum. Nelerim var? Mutluluğum var, neşe oğullarım. Sevildiğim ve beklediğim ev. Seven koca. Bugün düşünmek istiyorum, 30’una karar vermek istiyorum, şimdi ne olacak? Yaşımızın sayılarla değil, ne kadar hissettiğimizle ölçüldüğünü söylüyorlar. Yaşımı seviyorum. Bu artık çılgın bir gençlik değil, yaşlılık da değil. Gencim, güzelim. Her şeyin yoluna gireceğine inanıyorum. Çünkü 30 yaşında hala başlıyor. Yıllar içinde büyüdüm. Artık her şeye ya da neredeyse her şeye dayanabileceğimi hissediyorum. Güçlü ve yetişkin oldum. Karar vermeyi ve sorumluluk almayı öğrendim. Gerçi ben hala kalbimin derinliklerinde masallara inanan küçük, saf bir kızım. Onlara inanmayı çok istiyorum. Peki ya aşk, aşk? O var, yaşıyor ve yaşıyor ama başka birçok değer var. Sadece onu ilk sıradan çıkardım. Sırada ne var? Bilemiyorum. Güçlü, bilge, sadece daha iyi olduğuna inanacağımı biliyorum. O zaman 30 yaşın kutlu olsun! 5.55 anneciğim hayat için teşekkürler.” 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —