Zafer Partisi Çerkezköy Gençlik Kolları tarafından Cumhuriyet ve ‘Türk Milleti’ne sadakat buluşmaları’ devam ediyor. Bu kapsamda Çerkezköy Cumhuriyet Meydanı’nda bir basın açıklaması düzenlendi.
Genel Başkan Ümit Özdağ’ın hapiste tutuklu olduğu Zafer Partisi’nde, protestolar bitmiyor. Zafer Partililer Ümit Özdağ’ın hapse girmesinin ardından başlattığı ‘Türk Milleti’ne sadakat buluşmaları’ da devam ediyor. Bu kapsamda Çerkezköy’de bir protesto programı düzenlendi. Programda Zafer Partisi Gençlik Kolları tarafından bir de basın açıklaması yapıldı. Açıklamada şunlara yer verildi:
KUTSAL MİRASTIR…
“Bugün burada, Türk milletinin bağrından çıkan Türk gençliği olarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onun kurucu değerlerine olan sadakatimizi haykırmak için toplandık. Türkiye Cumhuriyeti, binlerce yıllık Türk tarihinin, Kurtuluş Savaşı’yla taçlanmış en onurlu döneminin eseridir. Bu eser, yalnızca toprak bir parçası olarak düşünülmemelidir; bu vatan şehitlerimizin kanı, gazilerimizin fedakârlığı, Türk milletinin iradesiyle yoğrulmuş kutsal bir mirastır.
LOZAN ANTLAŞMASINA VE 1924 ANAYASASINA AÇIKÇA SALDIRMIŞLARDIR
Maalesef bugün bu miras, açıktan ve sinsice tehdit altındadır. Terör örgütü PKK ve PKK’nın siyasi uzantısı olan yapılarla kurulan ilişkiler, kamuoyunun gözleri önünde gerçekleşmekte ancak içeriğinin ne olduğu halen tam olarak bilinmemektedir. PKK ve uzantılarının güya fesih açıklaması göstermiştir ki; bu yapılar, anayasal düzeni değiştirmeyi; Türk milletinin ortak kimliğini, yani “Türk milleti” tanımını ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Bu nedenle de ilk olarak Lozan Antlaşmasına ve 1924 Anayasasına açıkça saldırmışlardır.
MİLLET OLMANIN TEMEL HARCIDIR
Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası alandaki meşruiyetini ve sınırlarını belirleyen tapusudur. Bu tapuya saldırmak, yalnızca bir belgeye değil, Türk milletinin bağımsızlığına, birliğine ve geleceğine saldırmaktır. Lozan’ı tartışmaya açmak, Misak-ı Millî’ye ve Kurtuluş Savaşı’nın aziz hatırasına ihanettir. Son dönemde belediyelere asılan Kürtçe tabelalar, dil üzerinden bir kimlik siyaseti yürütüldüğünün açık kanıtıdır. Türk milletinin ortak dili Türkçedir. Bu ülkenin temelinde, birleştirici unsur olarak Türk kimliği ve Türkçe vardır. Bu gerçek, herhangi bir etnik grubun reddi değil; millet olmanın temel harcıdır.
Ve şimdi, bütün bu anayasa dışı gelişmelere, milyonlarca sığınmacı ve kaçağın Türkiye’ye akın etmesine karşı çıkan Genel Başkanımız Sayın Ümit Özdağ, 4 aydan bu yana Silivri Cezaevinde rehin tutulmaktadır.
İHANETE KARŞI ÇIKTIĞI İÇİN HAPİSTE…
Ümit Özdağ’ın açılım ihanetine karşı çıktığı için hapiste olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Ayrıca; Ümit Özdağ Türk yurdunun istila edilmesine karşı çıktığı için hapistedir. Ümit Özdağ Türk milleti daha güvenli sokaklarda yaşasın diye haykırdığı için 4 aydır silivir zindanlarında rehindir. Ümit Özdağ, Türk milletinin egemenliği, üniter yapısı, anayasal düzeni bozulmasın diye konuştuğu için hücresinde şehitlerimizin aziz hatırası ve gazilerimiz için saygı duruşundadır.
ÜMİT ÖZDAĞ SUSMADIĞI, SUSMAYACAĞI İÇİN CEZALANDIRILMAKTADIR
Hiçbir suçu olmamasına rağmen, bir akademisyen, bir milli güvenlik uzmanı ve Türk milliyetçilerinin temsilcisi olan Ümit Özdağ, dört aydan beri özgürlüğünden mahrum bırakılmaktadır ve siyaset yapması engellenmektedir. Bu, hukuka aykırı bir tutukluluk değil, açık bir siyasi rehine politikasının sonucudur. Ama unutulmamalıdır ki milyonlarca Ümit Özdağ Türkiye’nin dört bir yanında mücadeleye devam etmektedir.
Bu süreçte Genel Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın tutuklanması yetmezmiş gibi, anayasal eylem haklarını kullanan Türk gençleri de tutuklu yargılanmakta, eğitimlerinden koparılmakta ve cezaevinde tutulmaktadır. Bugün burada yalnızca Ümit Özdağ’a değil, bir fikre, bir inanca, bir kararlılığa sahip çıkıyoruz. Bu sahip çıkış, yalnızca siyasi değil; aynı zamanda tarihi, hukuki ve vicdani bir sorumluluktur.
Bizler bunu şehitlerimize, gazilerimize ve onların yakınları ile doğmamış çocuklarımıza borçluyuz. Kahraman Mehmetçiğimizin toprağa düşen her damla kanı, bizim için bir yemindir. Bu vatanın sınırları cetvelle değil, şehit kanlarıyla çizilmiş ve Anayasaya ‘Türk milleti’ yazısı kalemle değil, canla, kanla eklenmiştir.
ATATÜRK’ÜN İZİNDEYİZ VE GENEL BAŞKANIMIZ ÜMİT ÖZDAĞ’IN YANINDAYIZ
Tüm bunların ışığında Yüce Türk Milletine soruyoruz: Şehitlerimiz boşuna mı can verdi?
Sınır boylarında gece gündüz nöbet tutan askerimiz boşuna mı mücadele ediyor?
Hayır! Zafer Partisi Gençlik Kolları olarak bizler, Atatürk’ün çizdiği yolda, Lozan’ın tapusunu savunarak, Türk milletinin egemenliğini yaşatmak için bugün ve daima buradayız. Biz, Cumhuriyetin yılmaz bekçileriyiz. Türk milletinin tarafındayız.
Atatürk’ün izindeyiz ve genel başkanımız Ümit Özdağ’ın yanındayız. Sözlerimizi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle noktalıyoruz. Milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar! Türk gençliği, Türk tarihini ve Türkçeyi özümseyecek; Türk düşmanlarına karşı daima bilinçli ve hazır olacaktır. Ne mutlu Türküm diyene!
