İrmet Hospital Üroloji Uzmanı Op. Dr. Hasan Nimetigil, böbrek taşlarının oluşum sürecinden modern tedavi yöntemlerine kadar birçok konuda önemli değerlendirmelerde bulunarak erken tanının hayati önem taşıdığını vurguladı.
BÖBREK TAŞLARININ OLUŞUM SÜRECİ
Op. Dr. Hasan Nimetigil, böbrek taşlarının genellikle idrarda biriken minerallerin kristalleşmesiyle ortaya çıktığını belirtti. Taş oluşumunun çoğu zaman fark edilmeyen küçük kristallerle başladığını söyleyen Nimetigil, bu nedenle erken dönemin kritik olduğuna dikkat çekti.
Genetik yatkınlık, yetersiz su tüketimi, sıcak havalarda artan sıvı kaybı, aşırı tuz tüketimi ve hareketsiz yaşamın taş oluşumunu tetiklediğini ifade eden Nimetigil, hastaların idrar rengini takip etmelerinin önemli bir erken uyarı olduğunu ekledi.
Bazı taşların sessizce büyüyebildiğini ve bu nedenle rutin ultrason kontrollerinin ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Nimetigil, yaşam tarzı değişiklikleriyle taş riskinin büyük ölçüde azaltılabileceğini söyledi.
BÖBREK TAŞLARINDA BELİRTİLER VE TANI SÜRECİ
Böbrek taşı belirtilerinin çoğunlukla şiddetli bel ve yan ağrısıyla başladığını belirten Op. Dr. Nimetigil, idrarda kan görülmesinin önemli bir uyarı işareti olduğunu ifade etti. Mide bulantısı, kusma, yanma hissi ve sık idrara çıkmanın da taşın konumuna göre değişen belirtiler arasında bulunduğunu söyledi.
Tanı sürecinde ultrasonun ilk aşamada yeterli olabildiğini belirten Nimetigil, gerektiğinde ileri görüntüleme yöntemlerinin devreye alındığını açıkladı. Taşın boyutunun ve konumunun tedavi yöntemini doğrudan etkilediğini belirterek, ağrı yaşayan hastaların vakit kaybetmeden uzmanlara başvurması gerektiğinin altını çizdi.
MODERN TEDAVİ YÖNTEMLERİ VE TEKNOLOJİK GELİŞMELER
Op. Dr. Hasan Nimetigil, günümüzde böbrek taşlarının tedavisinde oldukça başarılı modern yöntemler kullanıldığını anlattı. Üreteroskopi gibi kapalı operasyonların özellikle orta ve büyük taşlarda etkili sonuçlar verdiğini, bu yöntemde iyileşme sürecinin daha hızlı olduğunu söyledi.
Lazerle taş kırma tekniklerinin birçok vakada başarılı şekilde uygulandığını belirten Nimetigil, daha büyük taşlar için perkütan nefrolitotomi gibi ileri cerrahi yöntemlerin tercih edilebildiğini ifade etti. Teknolojinin gelişmesiyle mikro cerrahi yöntemlerin yaygınlaştığını, tedavideki başarının ise doğru yöntem seçimiyle doğrudan ilişkili olduğunu vurguladı.
TAŞ OLUŞUMUNU ÖNLEMEK İÇİN ÖNERİLER
Böbrek taşlarının tekrarlama riskinin yüksek olduğunu söyleyen Op. Dr. Nimetigil, önleyici adımların büyük önem taşıdığını belirtti. Günlük su tüketiminin en az iki litre olması gerektiğini, özellikle sıcak havalarda su alımının artırılması gerektiğini vurguladı.
Aşırı tuz ve hayvansal protein tüketiminin taş riskini artırabileceğini ifade eden Nimetigil, limonlu su gibi sitrat içeren içeceklerin koruyucu etki sağlayabileceğini söyledi. Düzenli fiziksel aktivite, idrar renginin takibi ve doktor kontrolü olmadan bitkisel karışımlara yönelmemek de önerileri arasında yer aldı.
Son olarak, düzenli check-up’ların ve taşın cinsine uygun beslenme düzeninin, tekrarlayan taş oluşumunu büyük ölçüde engelleyebileceğini belirtti.