KORONAVİRÜS ŞİŞMANLIĞINA UZMANINDAN UYARI

KORONAVİRÜS ŞİŞMANLIĞINA UZMANINDAN UYARI

Koronavirüs nedeniyle insanların eve kapanması ve yaşadığı stres nedeniyle uzmanlar kilo alma riskine karşı uyarıyor.

Türkiye`de de 65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşların evden çıkması yasak. Bu gruplara girmeyen, ancak evden çalışanların sayısı da bir hayli fazla.

Sokağa çıkma yasakları ve kısıtlamalar nedeniyle insanlar eve kapanmış, şişmanlamak neredeyse kaçınılmaz durumda. Hareketsizliğin yanında gözden kaçırılmaması gereken bir diğer faktör, stres. Pek çok kişi salgına yakalanmak ya da işini, gelirini kaybetmek gibi korkularla oluşan stres nedeniyle kendini yemekle teselli ediyor.  Sosyal hayatın kalmaması, yemek saatlerimizdeki düzensizlik, can sıkıntısıyla daha çok yemek yeme eğilimi, uyku saatlerinde düzensizlik, fiziksel aktivite yokluğu derken kilolar alıp başını gitmeye mi başladı? Hayatımızdan stresi çıkarmamız ve hareketsizliği sağlıklı beslenme ile yenmemiz konusunda uyaran Uzm. Dyt. Aysu Bekçi, aksi takdirde yazın ortasında yasaklar kalktığında ayna karşısında pek istenmeyen bir tabloyla karşı karşıya kalabileceğimiz uyarısında bulunuyor.

Sağlıklı beslenmeye ve düzenli hareket etmeye dikkat çeken Uzm. Dyt. Aysu Bekçi, ?Sağlıklı beslenmek bağışıklığınızı destekleyip, sizi koronavirüsten koruyacak. Sağlıksız beslenmek, fazla kilo ve hareketsizlik de bağışıklığınızı düşürecek. Koronavirüsle mücadele etmek zorunda kaldığınızda cephaneniz eksik girmeyin.? diyor.

İşte Uzm. Dyt. Aysu Bekçi?den krizi fırsata çevirecek ipuçları;

 Sabah oldu. Sen uyandınız. E metabolizmanız hala uyuyor. Büyük bir bardak suyla metabolizmanıza günaydın deyin. Kalksın o da çalışmaya başlasın, vakit geçiyor.

Kahvaltıda yumurtanızı mutlaka yiyin. Yapılan çalışmalar yumurtanın kilo verme ve korumada etkinliğini ortaya koydu.

Tartınızla aranız hep iyi olsun. Dost acı söyler. Kilonuzu fazla görünce tartıya küsmek yerine kendinize sorun? Ne yaptım sahi?

Haftada 2 kere ödem çayı ( kiraz sapı, mısır püskülü, ısırgan otu, maydanoz-limon)  yapın kendinize. Tabi ölçüyü abartmayın.1?er fincan sadece. Sıvı-elektrolit dengenizi bozarsanız sağlık problemleri yaşayabilirsiniz.

Dürüst olun. Kendinize de dürüst olmazsanız! Korkutucu değil mi sizce de?  Neden yemek için bahane üretiyorsunuz? Yememek için bahaneniz yok mu mesela?

Farkında olun. Hafta boyu beslenmeniz adına yaptıklarınızı gözden geçirin. 3 gün üst üste kaçamaklar yaptınız mesela. 4. gün yürüyüşe çıkarın kendinizi. Tutun elinizden hadi yedin, şimdi yakma zamanı deyin. O gün mutlaka daha kontrollü beslenin.

Unutmayın! Tatlı, abur-cubur, pastalar-börekler temel besin ihtiyacınız değil. O nedenle arada katın ki hayatınıza renk versin. İşin heyecanını kaçırmayın. Deneyin, daha da tatlı olduklarını fark edeceksiniz.

Bizim sofra düzenimiz nasıl? Çorba - ana yemek - pilav/makarna + salata + tatlı + meyve. Ne güzel yiyoruz di mi? Peki bu kadar kapasiteniz var mı? Havuz taşmasın? Tek kap yemek pişirin. Yanına yoğurt ve salatayla destekleyin. Ekmek veya ekmek değişimleri; bulgur, siyez, karabuğday, makarna, çorba, dolmalardan destek alabilirsiniz.  Hepsini bir de günün en hareketsiz kaldığın saatinde yük etmeyin kendinize. Bedeninize yazık. 

Dengeleyin! Mesela pizza çekti canınız o gün. Yediniz. Pizzanın içeriğine bakın; ekmek + protein. O zaman gün içinde ekmeğinizden kısın. Protein yerine diğer öğün sebze yiyin. Çünkü o gün protein ve ekmek hakkınızı pizzadan aldınız.

Evde hareketsiz kalmanızkilo almanızın temel sebebi değil! Hareketsiz kaldınız ve bunu bildiğiniz halde fazla kalori aldınız. Beden ne yapsın? Nereye saklasın?

Çorbayla ekmek yemeyin. 1 kepçe çorba = 1 dilim ekmek. Ekmekle ekmek yenilmez.

Dolma-pilav-makarna-börek-erişte vs yediğiniz öğünlerde ekmek yemeyin. Çünkü bunlar ekmek yerine geçen besinler.

Beyaz ve kepekli ekmek yemeyin. Çok tahıllı, siyez, ruşeymli, tam buğday ekmekleri tercih edin.

Meyve porsiyonunu abartmayın. Günde 3 porsiyon meyve yiyebilirsiniz. Ama hepsini oturup tek öğünde yemeyin.

Çayı şekersiz içemiyorum diye çay içmekten vazgeçmeyin! Baştan belki 1/2 yudum, sonra 1 bardak içmeye alışacaksınız. Zamanla da damağınız tanışacak şekersiz çay tadıyla, alışacaklar birbirlerine, güveni bana. Eğer şekersiz anlamıyorum deyip bırakırsanız çay içmeyi, çay= şeker algısını kıramadığınız için ömür boyu o şekerli çayı içersiniz.

Susuz kalmayın. Günlük düzenli içtiğiniz 2-2.5lt su = 30 dk yürüyüşe eş değer diyebilirim. O kadar çalıştırıyor metabolizmanızı. Üstelik midenizi de dolduruyor.Açlık hissinizi bastırıyor.

Yağlı tohumları sağlıklı diye abartmayın. Her şeyin fazlası zarar!

Margarin sokmayın evinize. Az tereyağ-az sıvı yağ ile lezzetlendir yemeklerinizi.

Evdeki atıştırma çekmecenizden vazgeçin. Depolamayın evde atıştırmalıkları. Sürekli zihninizi kurcalamasın.

Bir kereden bir şey olmaz demeyin. İyi ya da kötü her şey o bir kereden başlamıyor mu sizce de?



Anahtar Kelimeler:

13 YAŞINDA ROMAN YAZDI, GELİRİNİ EĞİTİMİNDE KULLANACAK

TEKNİK DİREKTÖR ERSİN AKA'NIN ÖLDÜRÜLMESİNE İLİŞKİN 13 KİŞİ YAKALANDI

TEKİRDAĞ VALİSİ SOYTÜRK 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ’NÜ KUTLADI

CANDAN BAŞKAN’IN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI

TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROSU ÖDÜLE DOYMUYOR